En Yakın Etkinlikler

Üç Farklı Pencere Üç Aynı Manzara

ANI YAŞAMAK (CARPE DİEM) VE HORATİUS

‘’Tyrhenum. Sapias, vina liques, et spatio brevi
spem longam reseces. dum loquimur, fugerit invida
aetas: carpe diem, quam minimum credula postero.’’

“Bilge ol, süz şarabı damla damla,
bu kısa ömürde bel bağlama boş umutlara.
Daha biz konuşurken bile geçip gitmiş olacak kıskanç zaman:
Yaşa doya doya gününü, olabildiğince az güven yarınına!”

   Carpe Diem özdeyişi Latin edebiyatının ünlü ozanı Roma’lı şair Horatius’un dizelerinde geçer. M.S 1. Yy ’da yaşamış ünlü, ozan bu özdeyişi, farkına var ve anı doyasıya yaşa anlamlarında kullanmıştır. Bir iç savaş ortamında sevgiliye teselli amaçlı yazılan bu dizeler yaklaşık iki bin yıldır insanların kulaklarında ve dillerinde takılı kalmış ve günlük hayat içerisinde farklı içerik ve anlamlarda da olsa kullanılması süregelmiştir.

FARKINDALIK VE TOLTEK BİLGELİĞİ

pyramid_of_the_sun_teotihuacan

   Toltekler, Coulomb öncesi Amerika uygarlıklarından olup yaşadıkları dönem binlerce yıl öncesine dayandırılmaktadır. Çoğunlukla bilim insanları ve sanatçılardan oluşan Toltek toplumunda Ustalar(nagual) ve öğrencileri bu günkü Meksika’nın dışında, kendilerinin ‘’İnsanın Tanrı’ya Dönüştüğü ‘’ yer olarak isimlendirdikleri Teotihuacan adlı antik şehrin piramitlerinde bir araya gelirler ve kadim felsefe çalışırlardı.

   Toltek bilgeliğinde insanın başlangıç anı, yani sıfır noktası kendisinin farkına varması olarak tanımlanır. İkinci aşamada kendisinin farkına varan kişinin, tüm oluşların üzerine kurgulandığı zamanın farkına varması beklenir. Bu farkına varış sürecinde en son kişi kendi küçük zamanını ve değerini keşfeder. Üçlü bir zamansal keşfedişten sonra kişi hayata dair varsayımları bırakır. Kendine sunulmuş şu anı ne geçmişin karanlık dehlizlerinde boğulmakla ne de geleceğin kendi dışındaki hesaplarını yapmakla harcar. Sadece şu an elinden gelenin ve yapması gerekenin en iyisini cömertçe yapmaya çalışır ve sessizce akışı izler.

ŞİMDİNİN DEĞERİ VE HATEM-İ ASAMM

Ghazni_City_during_1839-42

‘’Elinden kaçan geçmişin hasreti içinde olma.
Ne düne ait yapman gereken ama yapmadığın bir eylemi yapabilirsin,
Ne de olmana bir katkıda bulunabilirsin.
Şayet bu günü dün için mazeret arayarak geçirirsen, bu günün hakkını ne zaman ödeyeceksin?
Bu gün dünü düşünmek, bu günü de boşa harcamak olmaz mı?
Elindeki günü ganimet bil, çalış.
Hayatını düzene koy, imkânların ölçüsünde doğru eyleme yönel.’’

    Hatemi-i Asamm, M.S 9. Yy ‘da yaşamış, mutasavvıf ve düşünürdür. Kendisi o günkü şartlarda ilim merkezlerinden olan Horasan’da doğmuş ve Belh şehrinde yaşamıştır. Yine dönemin ünlü düşünür ve mutasavvıfı Şakik-i Belhi’den dersler almıştır. Yaşamı boyunca insanı tanımaya çalışmış ve insan nefsi üzerinde araştırmalar yaparak hayatına uygulamış ve tasavvufta örnek teşkil etmiştir. İnsanın katmanlarından biri olarak tanımladığı nefsin, eğitilmesi ve üzerinde çalışılarak çeşitli denemelerle erginliğe ulaştırılması gerektiğini vurgular. O’nun bu nefs tanımlaması çağdaş psikolojinin kişilik tanımlaması ile çok farklı değildir. Bizim bu gün çağdaş yaşamımız içerisinde dağınık bir zihin yapısı ile haz ve konfor odaklı yaşamı arzu eden, modern insanın kişilik diye tanımladığı şeyin ta kendisidir.

 Yazar : Mustafa Karagöz
Aktiffelsefe Üyesi

KAYNAKLAR:

https://tr.wikipedia.org/wiki/Carpe_diem
http://www.felsefetasi.org/carpe-diem-ani-yasa
https://tr.wikipedia.org/wiki/Teotihuacan
http://www.cigdemdurusken.com/carpe-diem-horatiusun-yasam-anlayisi
http://www.tezkiretulevliya.net/21-hatemiesam.html
Dört Anlaşma, Don Miguel Ruiz, Kuraldışı Yayıncılık, Kasım 2014
Evliya Tezkireleri, Feridüddün Attar, Kabalcı Yayıncılık, Aralık 2007

 

Bakmak İsteyebilirsiniz...

BÜYÜK İNSANIN ÖYKÜSÜ – MAHABHARATA

Mahabharata destanı, yüz bin fazla kıtayı içeren, dünyanın en büyük kitaplarından birisidir. Hint destanı olarak ...

Bir cevap yazın